Hülya Avşar’a gelen icra postacının başını yaktı

Hülya Avşar’a ait ödeme emirli icra tebligatını kızı Zehra Çilingiroğlu’na teslim ettiği ancak Çilingiroğlu yerine imza attığı iddiasıyla hakkında 5 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan PTT’nin taşeron firmasında dağıtım görevlisi İbrahim K. hakim karşısına çıktı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede Hülya Avşar ve Zehra Çilingiroğlu “müşteki”, PTT’ye bağlı taşeron firmada kurye olarak çalışan İbrahim K. ise “sanık” olarak yer aldı.

İddianamede Avşar hakkındaki icra dosyasının ödeme emrini içeren tebligatın İbrahim K. (31) tarafından dağıtıma çıkarıldığı, Avşar’ın ise 6 Temmuz 2023’te banka hesaplarına haciz konulmasıyla söz konusu icrayı öğrendiği anlatıldı.

İddianamede, tebligatı alan kişi olarak her ne kadar Zehra Çilingiroğlu’nun isim ve imzası olsa da tebligatın sanık tarafından doldurulduğunun anlaşıldığı kaydedildi. Sanık kurye hakkında “Resmi belgede sahtecilik” suçundan 2 yıldan 5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.

HAKİM KARŞISINA ÇIKTI

İstanbul Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya sanık İbrahim K. katılırken, Hülya Avşar ve kızı Zehra Çilingiroğlu’nu avukatı temsil etti. Sanık İbrahim K. savunmasında “Tebligat dağıtımı konusunda bize herhangi bir bilgi verilmedi. Ben işe girerken sadece kargo dağıtacağımı düşünmüştüm. Ancak işe başlayınca bunun böyle olmadığını gördüm. Hülya Avşar’a daha önce de tebligat yapmıştım. Hatta bir keresinde almadığı için tebligatı muhtara bırakmıştım” dedi.

“TELAŞTAN İMZASINI ALAMADIM”

Olay tarihinde Avşar’ın adrese gittiğin, sitenin güvenlik personelinin haber verdiğini söyleyen İbrahim K., “Hülya hanımın olmadığını, kızı Zehra Çilingiroğlu’nun evde olduğunu söylediler. Bunun üzerine icra tebligatı olduğu için tebligatı kızına yapabileceğimi bildiğimden evine doğru gittim. Yanlış hatırlamıyorsam asansör inişinde Zehra Çilingiroğlu ile karşılaştım. Acelesi olduğundan bahsediyordu. Ben tebligatı ona verdim. Bunu çok net hatırlıyorum. Telaştan imzasını almadım. Daha doğrusu almayı unuttum” diye konuştu.

“İMZAYI BEN ATTIM, KÖTÜ NİYETİM YOKTU”

Sanık yaptığının suç olduğunu bilmediğini ifade ederek “PTT’de imzasız tebligat parçasını sisteme giriş yapılamadığı için ve tebligatı bizzat Zehra Çilingiroğlu’na verdiğimden bir şey olmaz düşüncesiyle imzayı ben attım. Suç işleme kastım bulunmamaktadır. Suç olduğunu bilsem yapmazdım. Kötü niyetim yoktu” diyerek beraatını talep etti.

AVŞAR’IN AVUKATI SANIĞIN CEZALANDIRILMASINI TALEP ETTİ

Hülya Avşar ve Zehra Çilingiroğlu’nun avukatı ise sanıktan şikayetçi olduklarını ifade ederek, “Sanığın eyleminden dolayı müvekkillerim 600 bin TL’lik teminat senedi vermişlerdir. Mallarına haciz gelmiş maddi ve manevi olarak zor günler geçirmişlerdir” diyerek sanığın cezalandırılmasını talep etti.

İMZA VE İSİM SANIĞA AİT ÇIKTI

Tebligatın üzerinde teslim alan olarak yer alan Zehra Çilingiroğlu isimli ile imzanın incelenmesi için alınan bilirkişi raporu da dosyaya eklendi.

Raporda isim ve imzanın Zehra Çilingiroğlu’na ait olmadığı tamamıyla sanık İbrahim K.’nın elinden olduğu tespit edildi. Esas hakkında mütalaasını sunan savcı, sanığın üzerine atılı suçu işlediği gerekçesiyle cezalandırılmasını talep etti.

HÜKMÜN AÇIKLANMASI GERİ BIRAKILDI

Kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık İbrahim K. hakkında “Resmi belgede sahtecilik” suçundan önce 2 yıl hapis cezası verdi.

Sanığın duruşmalardaki davranışlarını dikkate alan heyet, cezayı 1 yıl 8 ay hapis cezasına indirdi.

Mahkeme, sanığın daha öncesinden hakkında herhangi bir mahkûmiyet kararı bulunmaması sebebiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Sanık 5 yıl içinde herhangi kasıtlı bir suç işlemezse hakkındaki dava düşecek.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir